Halk Edebiyatının bu grubunda yer alan türler, toplumun düşüncelerini özlü bir şekilde, belirli ölçülerle vermeye çalışan türlerdir.Söz konusu türlere ait ürünlerin meydana getirilmesi ve sunulmasında kişisel beceriler ön plandadır.Anonim şiirler sınıflamasına giden türleri şu şekilde sıralayabiliriz.
a) Destanlar
b) Türküler
c) Maniler
d) Tekerlemeler
Nevşehir ve çevresinde yukarda isimleri zikredilen türlere ait ürünler, daha çok toplumsal yaşamda önemli bir yeri olan ve iz bırakan (savaş,ölüm,güzellik,doğal çevre gibi) olaylardan etkilenerek meydana getirilmiş olup; konusuna uygun ortamlarda (Ölüm, Düğün,Çalışma esnası) dile getirilmektedir.
Manzum destanlar işlediği olayı bütün yönleriyle geniş kapsamda ele alarak şiirsel olarak dile getiren, Anonim özellikleri yansıtan bir türdür.
Nevşehir bölgesinde tespit olunan 2 destan örneği aşağıda verilmektedir.
Nevşehir Destanı
Aşık YAHYA
Sert eser gezdim bütün cihanı
Nevşehir resmince şehir görmedim
Emsali varsa bir göster hani
Nevşehir resmince şehir görmedim
Yiğit olmayanda perde ar olmaz
Sözünde durmayan adam er olmaz
Avanos, Ürgüp, Arapsun üçü bir olmaz
Nevşehir gibi şehir görmedim
Kırşehir ,Develihisar güzelin yeri
Ulu kışla ile maden insanın harı
Aşıklar bilirler Niğde’yi Bor’u
Nevşehir gibi şehir görmedim
Everek , Erciyas’ın ardından geri
İncesu altı saat oradan beri
Ulu bedestenli koca Kayseri
Nevşehir gibi şehir görmedim
Sivas’a varınca eyledim hata
Dedim burada durmama giderim Tokat’a
Yılancık ocağını gördüm varınca Kat’a
Nevşehir gibi şehir görmedim
Yozgat,Çorum,Merzifon,Samsun’dan dön geri
Sungurluyu görün gelirken yolda Çankırı
Merkezi hükümet oldu şimdi engürü
Nevşehir gibi şehir görmedim.
Herkes matağını meydanda satsın
Ehli aşk olanlar kaygısın atsın
Mecidiye, Bala Kalaycık hem yüzü batsın
Nevşehir gibi şehir görmedim.
Çubuk, Çerkeşe varırsan olursan yaş
Sivrihisarda görürsün çok taş
Beypazarı,Nallıhan,Köstebek,Ayaş
Nevşehir gibi şehir görmedim.
Toplum hayatının bir çok unsurunu (Aşk, Doğa, Tarih, Ölüm, Felaket, Coşku gibi) içsel duygularla makam ve musikiye dayalı anlayış içerisinde vermeye çalışan ürünlere türkü diyoruz.Türküler iki ana gurupta toplanır.
1-Uzun Havalar
2-Kırık Havalar
Uzun Havalar :
Türkünün bütününde tek ölçü kullanılır, konu olarak insanların hüzün duyduğu olayları ele alırlar.
Kırık Havalar :
Daha yüksek ritimde olan, başlangıç ile bitiş arasında değişik ölçüler kullanılabilen, oyun havası olarak da adlandırılan türkü gurubudur.
Bölgemizde “ Uzun Hava” gurubundaki türküler daha yoğunluktadır.Her hangi bir ensturman eşliğinde söylenebildiği gibi salt sözlerle de ifade edilebilmektedir.
Kırık havalar ise daha ziyade düğünler, oturarak alemleri ve çeşitli akran guruplarının toplantıları gibi eğlence ağırlıklı ortamların ürünleridir.
Türkülere yörede eşlik eden ensturmanlar : Bağlama, Zilli Maşa, Tef, Davul, Zurna, Klarnet, Cümbüş ve kavaldır.
Nevşehir Yöresine ait bazı Türküler
I II
KAYALAR
Kayalar yarılmasın
Söylen yar darılmasın
Darılırsa darılsın
Üstüme yar almasın.
Nesine yavrum nesine
Ciğarada sokmuş fesine
Kayalar merdil merdil
Kim bilir kimin derdin
Yazılmaz benim derdim
Nesine yavrum nesine
Ciğarada sokmuş fesine
Kayalar oylum oylum
Geliyor selvi boylum
Selvi boylum gelince
Şen olur benim gönlüm
Nesine yavrum nesine
Ciğarada sokmuş fesine.
DEMİRCİ MEHMET
İsmimi sorarsan demirci Mehmet
Kapaman hanemi gardaşım Himmet
Ufacık yavrularım size emanet
Derdi içerimde çare bulunmaz
Arabaya bindim Ürgüp’e vardım
Doktoru görünce lisandan oldum
Hanım odasına güç ile geldim
Kakmayın yanımdan Yusuf gardaşım
Bana ağlasın eşim, yoldaşım
IV
YAŞARIM TÜRKÜSÜ
Hiç Durmaz akar gözümüz yaşı
Ahettik erittik dağ ile taşı
Bursa, Eskişehir şehirler başı
Nevşehir gibi şehir görmedim
Sert eser gezdik büsbütün Dünya
Varamadım Girit’ e görmedim Hanya
Evliyalar başı sorarsan Konya
Nevşehir gibi şehir görmedim.
Seydişehir, Beyşehir hiç gelmezdiler
Sillenin güzeli benzemiş güle
Gelirsen eylenme sen Ereğliye
Nevşehir gibi şehir görmedim
Çoban olupta koyun güdene
Aşk olsun yurduna sağlam gidene
Tarsus, Mersin,Yarcuvat, Silifka,Adana
Nevşehir gibi şehir görmedim.
Osmaniyenin içinden çabuk geçsinler
Feyzipaşa varıp bir su içsinler
Islahiye şehrinden çabuk çıksınlar
Nevşehir gibi şehir görmedim
Hesap et gezdik Dünya dört köşe
Sıtkile başlardık sorarsan işe
Kilisi, Antepi gezdim geleli Maraşa
Nevşehir gibi şehir görmedim
Okudum bir zaman inanki yazdım
Gurbette canımdan usandım bezdim
Diyarbakır,Harput,Malatya yı gezdim
Nevşehir gibi şehir görmedim
Severim Nevşehir i ta ezelden candan
Nere varsak destan isterler benden
Yahya der: Vatan sevgi imandan
Nevşehir gibi şehir görmedim.
Avanos Destanı :
İsmail AKMAN
Doğusunda Kayseri var ilk şehir
Batısında Hacıbektaş,Gülşehir
Güneyinde Ürgüp ile Nevşehir
Ziyaretin doruğundan bellidir
Kuzeye yaslanmış güneye bakar
Dağlarında bile laleler kokar
Önünde ırmağın çağlayıp akar
Köprüsünün doruğundan bellidir
Çarhaneleri her zaman işler
Durmadan yapılar alış verişler
Fırınları akşama tütmeye başlar
Dumanın kıvrığından bellidir
Her evde duyulur kirkit sesi
Kurulmuş tezgahlar ip mesesleri
Kızların halıda ihtisasları
Istaranın sırığından bellidir
Neşelidir kayadamı inleri
Çalgılı davullu hep düğünleri
Hızır-İlyas hele binlik günleri
Gençlerinden moruğundan bellidir
Köybağı meşhurdur bülbüller öter
Üzümü meyvesi burada biter
Buludu hevengi burnunda tüter
Lezzetleri koruğundan bellidir
İnsanlar merttir misafirperver
Ateşli gençleri sporu sever
Şaşırtıpta denemek istersen eğer
Rakibinin kırığından bellidir
Turist isen durma gelki göresin
Minicik parismis sen varmış dersin
Belki birde eyfel görmek istersen
Trofonon görüğünden bellidir
Çavuşin, Zelveyi Göremeyi gez
Fotoğraflar çek notlarını yaz
Peribacaları seyre doyulmaz
Heykel gibi doruğundan bellidir
Turistik otelde yatmak istersen
Yorgunluğa neşe katmak istersen
Şayet birkaç yudum atmak istersen
Şarabının buruğundan bellidir
Her fırsatta yurdunu met eyleyen
Hasretini yüreğinde derleyen
Ellisinden sonra destan söyleyen
Akman gibi moruğundan bellidir
Halk edebiyatı ürünlerinde, anlatıma geçmeden önce sunusunu yapmak amacıyla şiir tarzında söylenen sözlere tekerleme denir. Tekerlemeler kısa cümlelerden oluşur. Anlatılacak konuya dinleyicinin ilgisini çekerek heyecan kazandırır.
Yöreden Örnekler:
I
Metel metel maniki
Oğlu uşağı oniki
Metel çıkmış çardağa
Bit osurdu bardağa
Bardak iki şak oldu
Eli yüzü bok oldu
II:
Çıktım kiraz dalına
Baktım tren yoluna
Üç atlı geliyor
Biri ağa biri bey
Üçüncüsü Halil paşa
Halil paşa hasta
Çorbası tasta
Mendili ipek
Kendisi köpek
III
Evel evel iken
Kalbur gözer iken
Devler tellal
İbibik berber iken
Tosbağa saniye iken
Kayseri yapılırken
Ben anamın beşiğin
Tıngır mıngır sallar iken
Erciyes dağı pilav olsa
Kızılırmak yağ olsa
Güdük kaşık kel sahan
Yesem yesem doymasam
Kabeye gitsem gelmesem
IV.
Üşüdüm üşüdüm
Daldan elma düşürdüm
Elmamı yediler
Bana cüce dediler
Ben cücelikten çıktım
Ablama vardım
Ablam pilav pişirmiş
İçine sırçan düşürmüş
O sırçanı napmalı
Minareden atmalı
Minarede bir kuş var
Kanadında gümüş var
Eniştemin cebinde
Türlü türlü yemiş var
Mani toplum yaşantısının bir çok kesimine ait rekabet ve hicve dayalı konularla beslenerek şiir tarzında söylenen kalıp sözlerdir.
Kafiyeli sözler olan maniler hece ölçüsü bakımından yedi heceli ölçüye uyarlar.
Nevşehir yöresindeki maniler daha çok kız- erkek rekabeti düğün, ramazan, çalışma (Irgatlık ,halı, dokuma), yarışma (Yüzük oyunu Hörbüç oyunu) gibi ortamlarda söylenmektedir.
Yöreden Tesbit Edilen Manilerden Örnekler
I
Kapı kapı aralık
Kızlar onbin liralık
Oğlanları sorarsan
Fıçıda kokmuş balık
Kapıdan bakan oğlan
Sümüğü sarkan oğlan
Ne ardıma düşüyon
Horozdan korkan oğlan
Ey hürüdü hürüdü
Dağı duman bürüdü
Gelsene gavur oğlu
Cepte çerez çürüdü
Kapı kapı gezerim
İnci mercan dizerim
Senin gibi oğlanı
Ökçeminen ezerim
Damdan odun atarım
Gölgesinde yatarım
Senin gibi oğlanı
At bokuna katarım
Kızların sürüsüne
II
Halı dokurum halı
Bitmiyor gavur malı
Halı icad olalı
Kızların benzi sarı
III
Kaynanam kara harar
Damda başını tarar
Ölürse kefeni zarar
Ölmezse yaprak sarar
IV
Eli elçekli gelin
Kolu kolçamlı gelin
Oğlanı ben doğurdum
Kılamada bacaklı gelin
V
Armudun irisine
Taş attım birisine
Beni çoban etseler
Kızların sürüsüne